Friday, October 06, 2006

Iftar'a Misafir

Bugun danalar sarmis bostani seklinde 10'da uyanmis olmama ragmen, kov bostanci danayi kivamina erisemedigimden 12'ye kadar uyudum. Ne de olsa gec gidicez ya ise, sallan Nilly sallan.

Bir zahmet kalktiktan sonra yaptigim ilk sey internetin basina oturmak zaten. Ne mailler gelmis, yorum atan olmus mu (nerdeeeeee), haberler neler vesaire...

Kahvemizde bittigi ve almayi unuttugum icin kahvalti bile canim etmek istemiyordu. Aksamdan kalan ivir zivir bulasigini yikadiktan sonra nihayet kahvalti olayina girdim.

Denver'daki Turk bakkalindan aldigim kasar peynirini sandovic (sunu da yazmayi bir beceremem, sandevic, sandovic, sandavuc, ne alengilli bir kelime bu yaaa) ekmegine koyup domates dilimleri ve ketcapla yengen kivaminda kizarttim. Burada Safeway (biz ona kendi aramizda Seyfi Bey diyoruz, birde Fred Meyer var ona da Ferit Bey diyoruz, di mi anneeee) supermarketinin bufesinden hazir yemek alabiliyor ve tost cesitleri yaptirtabiliyorsunuz. Ben calisan kisiden domates ve ketcap koymasini istedigmde 'emin misiniz?' ifadesi olusuyor yuzlerinde ve ikinci defa 'ketcap?' diye soruyolar. Sonrada tost makinasina sokmadan once mi sonra mi ekliyim diyede soruyorlar. Aynisini Denver'daki arkadasimada soruyorlarmis. Yengen kizim yengen o, sen bilmezsin bizim oralarda ne hatun yemekler vardir. Dilber dudagi, Kumru, Kadinbudu kofte, Ayse Fasulye ve aklima simdi gelmeyen bir suru yemek cesidi. Neyseeee...

Cuma aksami icin kardesim 2 arkadasimizi iftara cagirmisti ama kilini kipirdattigi yoktu. Arayip sordum:
Zirrrrrrr
-Aluuuuuu.
-Naber, nasil gidiyor is? Kesin gelecekler mi aksam?
-Evet.
-Ne yapalim?
-Istek yaptilar zaten. gecen seferki gibi kuru fasulye ve pilav istediler.
-Baska birsey yapmayalim mi, tavuk filan mesela?
-Ya, cacik istiyor canim, cacikla ne giderse onu yap.
-Tavuk sote yapayim bari. Cacikla gider o da.
-Sote neydi lan?
-Hani kucuk kucuk dogruyorsun, biberli ve hafif sulu oluyor ya.
-Hee, anladim. Evet ondan yap.

Dus aldiktan sonra bir 10 dakikayi sacima fon cekmekle ugrassam mi, kendi halinde mi biraksam seceneklerine kafa patlatmakla harcadiktan sonra bir 20 dakikayida fon cekmekle harcadim. Oje tazele, makyaj yap, giyin, kopegi cise cikar derken nerdeyse ise gitme saatim geldi. Markete gitsem kesin gec kalicam. Aksam is cikisi gitsem, bu sefer dizilerimi kaciricam (grey's anatomy ve yeni dizi 6 degree). Ise gec kalmamak icin is cikisi secenegini secerek sabah icemedigim kahvemi ogleden sonra keyif kahvesi olarak gunesli bir aksamustunde yudumladiktan sonra ise gittim.

Is arkadasim April, kadinin birine tam $ 473.96 lik 3 buyuk, bir kucuk toka ve 2 sac satti. Kadinda zaten yeteri kadar aksesuar vardi, her biri paril paril parlayan yuzukler, kolyeler, bilezikler... Sanirim Ruskiydi. Sadece buyuk tokalarin tanesi $135.99. Cussss di mi??? Ya ben taktim bu ise. Durup durup bunlari yaziyorum ama icim aciyor onlara verilen paraya. Gayet guzel ve sIklar ama ne gerek var bir tokaya o kadar para vermeye yaa. Yok anacim benden ticaret adami olmaz. Yufkayim ben.

Ilk defa saat 9'da kioskun perdelerini cekebildim. Her aksam gec kapatiyordum son dakika musterileri yuzunden. Neyse eve ugrayip kiraladigimiz filmleri vermek uzere onlari aldiktan sonra dogru international markete gittim. 10'da kapanacaklar diye hizli hizli alacaklarimi aldim ve artik kapaniyoruz anonsu ile birlikte kasaya geldim. Adam kasada aldiklarimi bib biblerken ben gittim geldim bir sey daha ekledim sepete. Adama da dedim, 'biliyorum son dakika musterilerinden nefret ediyorsun, bende oyle.' 'Yok', dedi adamcagiz, 'en gec 10 dakika icinde bizde cikmis olucaz zaten' dedi. Valla gecen Cuma aksami ben 9:40'a kadar son dakika musterilerine bakmis ve mal sayimi, kasa sayimi derken 10:30da ancak cikabilmistim icimden bol kufurler ederekten!

Oradan videocuya gidip yine en az bir 20 dakika film secmekle oyalandim. A'dan Z'ye dolasiyorum, raflari ezberledim sayilir artik. Sonunda 3 tane film secerek ciktim. Eve geldince alelacele kardesimin yaptigi super lezzetli bulgur pilavini yedikten sonra mutfaktan cikamadim.

Once yarim yarim yemekler kalmis tencereleri yikadim. Malum yeni yemelr icin tencere lazim. Sonra soganlar, biberler dogranirken tavuklari mikrodalgada cozdurdum. Kurufasulyeyi daha onceden haslayip buzluga attigim icin en azindan haslamakla vakit kaybetmemis oldum. Cozulen tavuklari kup kup dogradim. Onuda hallettikten sonra sira geldi tatli isine.

Gecen sefer markete gittimgde Ege kadayifi bulup almistim. Bende sanki bir daha ki gelisimde bulamazmisim gibi Turk mali gordugum herseye yapisiyorum. Zaten en cok bu markete para bayiliyorum o yuzden. Serbeti sutlede yapilabilirmis. Oyle denedim bende. Bakalim nasil olacak tadi. Oyle firinda yaptigim cok fazla birsey olmadigi icin cok derin olmayan dikdortgen tepsimden baska birseyde yok. Her nekadar serbeti uzerlerinden gezdirsemde kayiflarin tepesi kuru kaldi gibi geliyor bana. Yarin aksam yorumlara gore anliyacagiz durumu.

Ben birde mesela yemege oturmadan o hazirlik asamasinda nasil oldugunu anlayamadan cikardigim dag gibi bulasigi kaldirmadan rahat edemiyorum. Gerci bu aksam oyle bir durum soz konusu degil ama cikan bulasiklarida yika, tezgahi sil, bezleri yika filan derken saat 12:50'de ancak popom koltuk yuzu gordu. Gerci koltukda degil, sandalye. Daha mail ve blog bakicaz di mi yani. Pilavida yarin ise gitmeden yaparsam iftara hazirim. Salatayida artik kucuk bey dusunsun.

Ya ben abartiyorum iste herseyi. Yine saat neredeyse 4 oldu ya. Offf, ne zaman duzene sokucam ben uykumu? Gece kusuyum iste. Simdi diyeceksiniz ki 12ye kadar uyursan bolye olur. Aslinda cogu insan gibi 6-8 saat arasi uyuyorum iste. Dunde 4du uyudugumda. Napiyim geceleri daha cok seviyorum ve daha cok enerjik oluyorum. Babama cekmisim iste. Liseden beri bunun kavgasini ederiz.

-Kizim, yarin okulun yok mu senin, niye hala ayaktasin?
-Sende dukkani acmican mi, sen niye ayaktasin?
Seneler gecer, universitede biter, is yasamina gecilir...
-Kizim, yarin ise gitmicen mi, niye hala ayaktasin?
-Ya baba, senin gibiyim iste napiyim. Uykum gelmiyor. (Artik emekliye ayrildigi icin diger secenegi kullanamiyordum tabi)
Simdilerde...
Ablam gece 1.30-2'de telefon acar. (Tr'de saat sabah 11:30-12 dir)
-Hala ayaktasindir diye tahmin ettim o yuzden bu saatte aradim.
-Aynen oyle!

Hadi bana Sudoku cozerken iyi uyumalar. (Mart ayindan beri dur durak bilmeden tuvallette, yatakta her aksam sudoku cozuyorum. Artik kitaplarima geri donmek istiyorum ama lanet sey tiryakilik yapiyor!)

11 Yorum:

Anonymous said...

Vayybe amma yoruldum okurken. Emin misin hepsini bir gunde yaptigina:) Enerjine yetismenin imkani yok.
Iftara yemeklik hazirlamasina hazirlamissin ama anladigim kadariyla sen o saatlerde calisiyor olacaksin. O nasil olacak?
Sister

Anonymous said...

Vayybe amma yoruldum okurken. Emin misin hepsini bir gunde yaptigina:) Enerjine yetismenin imkani yok.
Iftara yemeklik hazirlamasina hazirlamissin ama anladigim kadariyla sen o saatlerde calisiyor olacaksin. O nasil olacak?
Sister

nilly said...

1-7 arasi calisiyorum bu aksam. O yuzden ucundan kiyisindan yakalicam. Pilav-cacik-salata 3lusunu kucuk bey'e biraktim. Off ya canimda hic ise gitmek istemiyor ya neyseeee.

kedi said...

Ben de yoruldum okurken yaww.
Bu blog cacıkla iyi gidiyo ama haa;P

Anonymous said...

ne guzel ayrintili yazmissin, bayiliyorum boyle ayrintili-uzun blog okumalara ben... bu arada nasil yetistirdin guzelim onca seyi 1 gunde(gerci bir kismi gece yarisindan sonra diger gune sarkmis ama olsun:)) tebrikler vallahi... Birde o tokalarin resimleri filan yokmu Nilly, merak ettim neymis bu kadar pahali??

sevgilerrr

nilly said...

Biyocum, valla cacik cok guzel olmustu. Gerci salataliklari pek hissedemedik cunku kardesim blenderla karistirdigi icin salatar kaybolmustu icinde :)

Husnacim, walla bende anlamiyorum yazarken. Bir bakiyorum cok uzun birsey yazmisim. Hala yazasim oluyor ama daha da uzun yazarsam kimse bunu okumaz ki diye geciriyorum bazen icimden. International matket olayi ise beni mahvediyor. Hem kesem bosaliyor, hem gordugum her abur cuburumuzuda stoklasigim icin got gobek aldi basini gidiyor :)

Banucum, cok yoruldum ama degdi. Kurufasulyeyide, tavuk soteyide begendiler. Kadayifin ustu dedigim gibi biraz kuru kalsada buralarda kadayif bulunca kotude olsa herkes yer :) Saat 11 gibi baslamistim. O yuzden ertesi gune sarkti :) Isyerinde butun gun ayakta kaldiktan sonra ayakta durmayi hic sevmiyorum ama baslayinca bitiyor iste. Bu toka olayi kesin sizin oradaki mall'lardan birinde vardir. Soho. www.sohofashion.net adresinden gorebilirsin sac ve toka cesitlerini. Ama sakin haa benim patronicenin kulaginda gitmesin burada yazdiklarim :)

KUGUU said...

Bak blogunu bulunca yorum birakiyorlar:))) Merhaba Nilly.

nilly said...

Merhaba KuguboynuTheSekerInsan,
Senin yazilarini zevkle okuyorum.

Saolsun yorum birakan arkadaslar.Yorum geldikce dahada yazasim geliyor. Hatta kendim diger bloglara yorum birakirken bile haddinden uzun yazmaya basladim ama herkesin degindigi oyle guzel konular varki insan iki cift laf etmeden kapatamiyor. Daha bol vaktim olsa herhalde bloglarin arasindan hic cikamayacagim :)))

Anonymous said...

Valla okurken cok ic gecirdim. Su meshur kurufasulyeni bi ben yiyemedim oralardayken. Yapda cagir bir aksam diyorum:)
Canim sizleri cok ozledim, kendinize cok iyi bakin.
Kocaman optum.
E

ibeking said...

ulan nilly ta oralarda iftar felan, helal olsun şekerim..maharetli arkıdeşim..

nilly said...

E'cim, kurufasulyem aslinda o kadar meshur degil. Daha oncede ondan yedikleri icin istediler sanirim. Digerlerini yapamam diye mi korktular nedir hehehehe.

Ibeking'im, gamzelim. Aslinda neler dokturucem de useniyorum. Birde cok yemek sectigimden yaptiklarim hep ayni seyler oluyo :(